05330534554 [email protected]
Kaliteli Çeviri Hizmetinin Önemi

Kaliteli Çeviri Hizmetinin Önemi

Daha çok işletme yeni müşteriler kazanmak, yatırım fonu çekmek, markalarının bilinirliğini artırmak ve uluslararası tedarikçilerle en uygun maliyetli anlaşmalara ulaşmak için çeviriyi kullanıyor. Ancak, en iyi çeviri ajansını nasıl seçeceğinizi bilmek zor olabilir. Peki, ajansı seçtikten sonra, iyi bir iş çıkardığını nasıl anlarsınız?

Çeviri kalitesini kontrol etme

Kurumsal belgelerinizi yeni bir dile çevirme işi için bir çeviri şirketiyle anlaştıysanız, muhtemelen o dili akıcı bir şekilde konuşamıyorsunuz. Belki de ilgili dili profesyonel düzeyde yazacak kadar değil de biraz konuşabilecek kadar biliyorsunuz. Ya da hiç konuşamıyorsunuz. Bu durumda, çeviriyi kendiniz kontrol edemiyorsanız, çeviri ajansının çok kaliteli bir çeviri ürettiğinden nasıl emin olabilirsiniz?

Çevirinin kalitesinden emin olmanız için, çeviri yapacağınız dili anadili olarak konuşan birine ihtiyacınız olacak. O dili konuşan bir arkadaşınız varsa, bu harika bir şey. Arkadaşınızı, çevrilmiş belgeyi (veya en azından bir bölümünü) gözden geçirmeye zorlayın ve ardından dilin kulağa ne kadar doğal, kullanılan ifadelerin doğru olup olmadığı vb. gibi ayrıntılı sorular sorun. Kullanılan dilin mükemmel olduğunu onaylarlarsa, bu harika. Aksi takdirde, başka bir çeviri şirketi bulmanın zamanı gelmiş olabilir!

Tabii ki, hedef dili konuşan bir arkadaşınız/personeliniz/başka bir tanıdığınız yoksa o dili, anadili olarak konuşan birinden çevrilmiş belgenin kalitesini gözden geçirmesini istemek faydalı olabilir. Muhtemelen bunun için küçük bir ücret isteyeceklerdir; ancak çevirinizin kusursuz olduğunu bilmek huzurlu hissetmenizi sağlıyorsa, paranızı yerinde harcamış olabilirsiniz.

Doğru çeviri ajansını bulmak

İş dokümanınızın çevirisi standartlara uygun değilse, bir sonraki çeviriniz için farklı bir çeviri şirketi kullanmayı düşünün. Nitelikli şirketler çeviri maliyetinin ne kadar tutacağı konusunda net olmalı, sorularınızı zamanında yanıtlamalı ve çeviriyi ne zaman teslim edecekleri konusunda belirli bir tarih vermelidir. Bir şirket en azından bunların hepsini sunmuyorsa, aramaya devam edin!

İş alanında doğru hizmetler sunan bir çeviri ajansı kolay iletişim kurmalı, uygun maliyetler sunmalı ve en önemlisi, şirketinizin ilişkilendirilmekten gurur duyacağı yüksek kaliteli çeviriler üretmelidir. Ne de olsa, çevrilen belgeler şirketinizin adıyla yayınlanıyor; ana dilinizde içerik üretirken uyduğunuz standartları aynı şekilde karşıladıklarından emin olun!

Çeviri: Meltem Saatçı, Düzelti: Lingopia

Covid-19 Döneminde Uzaktan Simultane Çeviri

Covid-19 Döneminde Uzaktan Simultane Çeviri

Alışık olduğumuz dünya koronavirüs (COVID-19) pandemisi süresi boyunca büyük değişimler gördü. Sosyal toplantılar bir risk faktörü olarak kabul ediliyor, iş yerinde çalışma temel hizmetlerle sınırlandırılıyor ve ne pahasına olursa olsun yüz yüze toplantılardan kaçınılıyor.

Bu tür önlemler, çeviri sektörü için konferans çeviri hizmetleri gibi temel çözümleri sağlamayı zorlaştırmış durumda. SXSW gibi yüksek profilli konferansların bile etkinliklerini iptal etmesiyle, etkinlik yerinde çeviri yapmak çoğu profesyonel için mümkün olmadı.

Ancak COVİD-19’un bize öğrettiği bir şey varsa, o da açık iletişimin önemi. Birkaç günde bir ortaya çıkan yeni bilgilerle, sektörlerin veri ve gözlemleri zamanında paylaşması her zamankinden çok daha önemli hale geldi. Bu nedenle sanal konferanslar, dünya genelinde bağlantı kurmak için yeni norm haline geldi. Uzaktan simultane çevirisinin (USÇ) devreye girdiği yer burasıdır.

Profesyonel Çeviri Hizmetlerini Sanal Bir Ortamda Kullanmak

Adından da anlaşılacağı üzere, uzaktan simultane çeviri bir konuşmayı anlamını etkilemeden çevirmede küresel standart olan geleneksel simultane çeviriye dayalı olarak oluşturulmuştur.

Simültane çeviri hizmetleri uzaktan sunulduğunda, telekomünikasyon aracılığıyla sertifikalı bir çevirmenin becerileri kullanılır. Bu da bir etkinlik mekanında çeviri ekipmanı kurmak yerine, profesyonellerin etkinliklere ve yayınlara uzaktan bağlanması anlamına gelir. Bu durum profesyonel düzeyde çeviri çözümlerinin fiziksel temasa gerek kalmadan dünya genelinde sunulmasına imkan tanır.

Denendi, Test Edildi ve Kullanıma Hazır

Uzaktan sunulan bu hizmetler mevcut durum için inanılmaz derecede uygun görünse de, çeviri sektörü açısından bir yenilik sayılmaz. Uygun maliyetli olmaları, esneklikleri ve faydalarından ötürü birçok sektör ve organizasyon için ilk tercih haline gelmişlerdir.

Denenmiş ve test edilmiş bu yaklaşım sayesinde, uzaktan sunulan bu tür hizmetler koronavirüsün ortaya çıkardığı mevcut zorlukla başa çıkmak için uygundur. Bu hizmetler güçlü iletişim ve doğru çeviri ile COVİD-19 süresince ideal konferans çeviri hizmetleri haline geldi.

Uzaktan Çeviri Hizmetlerine Nasıl Ulaşılır?

Etkin sanal toplantı ve konferans çözümleri sunan Zoom, Google Meet ve Microsoft Teams gibi çözümlerle, fiziksel mesafe kurallarına uyarak etkinliğinize ev sahipliği yapmak her zamankinden daha kolay.

Bir UÇH hizmetine ulaşmak doğru sağlayıcılarla oldukça basittir.

Nitelikli tercümanlardan oluşan küresel ağımızla konferanslarınız, etkinlikleriniz veya yayınlarınız için tüm çeviri gereksinimlerinizi karşılayan hizmetleri uzaktan sağlayabiliriz. Duruma özgü fiyatlandırma modelimiz sayesinde, tüm hizmetlerimizde sergilediğimiz şeffaflık ve uygun fiyatlardan da yararlanabilirsiniz.

Uzaktan çeviri çözümlerimiz hakkında daha fazla bilgi edinmek için bizimle iletişime geçin. İhtiyaçlarınıza en uygun tercümanı bulmanıza yardımcı olmaktan memnuniyet duyarız.

Çeviri: Aysu Dönmez, Düzelti: Lingopia

Koronavirüs Avrupa Birliği’ndeki Simultane Tercümanları Nasıl Etkiledi?

Koronavirüs Avrupa Birliği’ndeki Simultane Tercümanları Nasıl Etkiledi?

AB toplantılarının koronavirüs krizinin ortasında dondurulmasıyla birlikte serbest çevirmenler işlerini kaybediyor. Çok dilli bir Avrupa içinde iletişimi kolaylaştıran insanlar artık hayatta kalma mücadelesi veriyor.

“Ārštata tulki prasa solidaritāti.” Zigmunds Steins olmasaydı, bu cümle Avrupa Komisyonu’nun (AK) çoğu üyesi için anlaşılmaz olurdu. Bunu “Serbest tercümanlar dayanışma çağrısı yapıyor” diye tercüme ediyor.

Steins, Brüksel’deki AB kurumları için Letonca-İngilizce çeviri yapan bir serbest konferans tercümanı. O ve onun gibi insanlar, 24 resmi AB dilinin tamamında simultane çeviri yaparak çok dilli blok içinde sorunsuz iletişimi sağlayan ve neredeyse fark edilmeyen yardımcılardır.

Ani Çöküş

Steins, kişisel toplantıların seyahat yasakları ve sosyal mesafe nedeniyle durdurulmasından bu yana AB’deki tüm işlerini kaybetti. Normalde, yoğun genel kurul haftalarında tüm tercümanlık işlerinin yarısını yaklaşık 1.500 serbest çalışan üstlenir. Ancak koronavirüs pandemisiyle çok az sayıya düşen ve şu anda online olarak gerçekleştirilen işler blok tarafından daimi olarak istihdam edilen tercümanlar tarafından yapılabiliyor. Serbest çalışanlar bir anda işsiz kalırken pahalı Brüksel’de bir gelirleri olmadan yaşıyor. Geleceğin ne getireceği hakkında hiçbir fikirleri de yok.

Avrupa Komisyonu, bugün tercümanlar için her zamanki işlerin sadece %20’sinin kaldığını tahmin ediyor. Steins, artık çeviri kabinine geri dönebilmek için beklerken çaresizce oturmak zorunda. “Bu yıl Ocak-Mayıs ayları arasında çalıştığım dört işle geçimimi sağlıyorum. Bu ay kirayı ödeyemeyeceğimi zaten biliyorum” diyor.

O ve tercüman meslektaşları dayanışma çağrısı yapıyor, ancak AB kurumları şimdiye kadar sessiz kalan serbest çalışan ordusuna daha iyi destek vermek için hiçbir plan yapmadı. AK’nin bütçe kaynakları sözcüsü Balazs Ujvari, komisyonun tercümanlara en kötü kriz günlerinde yardımcı olmak için 2020 Mayıs sonuna kadar mevcut sözleşmeler için ödeme yaptığını söyledi. Ancak Haziran 2020’den itibaren tamamen kendi başlarına bırakıldılar.

29 yıldır AB zirvelerinde ve üst düzey toplantılarda altı dilden Almancaya tercümanlık yapan, diğer devlet yetkililerinin yanı sıra Almanya Başbakanı Angela Merkel için tercüme yapan Elisabeth Dörrer özellikle kötü etkilendi. Kendisi “İşimin %90’ını kaybettim” diyor. Dörrer ayrıca AB bütçe komiseri Johannes Hahn’a 600’den fazla tercüman arkadaşı tarafından imzalanan bir talep yazısını da kaleme aldı ancak şu ana kadar yanıt alamadı.

‘Kabul edilemez teklif’

Bu zor durumda, AB ajanslarıyla yürütülen müzakereleri  Uluslararası Konferans Tercümanları Derneği (AIIC) devraldı.

Ancak bu görüşmeler yalnızca serbest çalışanların AB programı normale döner dönmez konferanslarda üç gün çalışarak geri ödemek zorunda kalacakları 1,300 € (1.463 $) tutarında, bir kereye mahsus avans olarak ödenen ve müzakereye kapalı bir teklife yol açtı. Sorun şu ki, ne zaman normale dönüleceğini kimse bilmiyor; normal çeviri faaliyetlerine Ocak 2021’e kadar dönülmeyebilir.

Tercümanlar, yıllardır süren özverili çalışmalarından sonra, kabul edilemez bir teklif olarak gördükleri durum karşısında öfkeli. Normalde sosyal haklar davasını sahiplenmeye her zaman hazır olan AB’nin, serbest çalışanlarına bu kadar kötü davranmasını ve onların finansal olarak başarısız olmalarına izin vermesini ironik buluyorlar. 

Dörrer, “Teklifi küçük düşürücü bulduğum için reddettim” derken birçok meslektaşı da aynı nedenden dolayı aynı şekilde hareket etti. Serbest çalışanlara aylık ödenekler ödeyen AB üyesi çeşitli ülkelerin sunduğu gibi bir çözüm için çağrıda bulunuyorlar.

Ama bir umut kırıntısı var. AK sözcüsü Ujvari’ye göre Komisyon, tercümanların çevrimiçi toplantılarda uzaktan çalışmasını mümkün kılacak teknolojiyi devreye sokmak için çalışıyor. Bu başarılı olursa, serbest çalışanların önümüzdeki aylarda tekrar daha sık istihdam edilebileceğini söylüyor.

Zor Bir İş

AB için tercümanlık yapmak isteyen kişilerin birkaç üniversite diplomasına ihtiyacı varken becerilerini de sürekli geliştirmek zorundalar. Dörrer, dillere ilişkin yeterliliğini geliştirmek için her yıl üç ay ücretsiz “izin” aldığını söylüyor.

Bunu yapmak, çok sayıda teknik terimle ilgili gelişmeleri takip etmeyi gerektiriyor. Hükümet başkanları AB bütçesi hakkında tartıştığında, tercümanların tüm dillerde MFF’nin (çok yıllık mali çerçeve) ne anlama geldiğini veya bölgesel yardımın ne olduğunu bilmesi gerekiyor. Ve Avrupa Adalet Divanı’ndaki oturumlar, kapsamlı bir hukuk jargonu bilgisi zorunlu.

Tercümanlar, odadaki herkesin her şeyi anlamasını ve devlet ve hükümet başkanlarının ana dillerinde konuşabilmesini sağlaması gerekiyor. Bu nedenle, İtalya Başbakanı Giuseppe Conte, yeni koronavirüs yardım önlemleriyle ilgili bir tartışma sırasında bağırarak söylenmeye başlarsa, tercümanının her şeyi kelimesi kelimesine ve mümkün olduğunca hızlı çevirmesi gerekiyor.

Geçim Kaynağı Tehlikede

1994’ten beri AK için Fransız kabininden çeviri yapan Hanna Garcia Landa, “Komisyon buraya taşınmamıza ve çocuklarımızı Brüksel’de okula göndermemize izin veriyor ve sonra ne tür bir sosyal statüye sahip olduğumuzu umursamıyor.” diyor.

Garcia Land Brüksel’e “sadece” üç dille gelmiş ve AB’nin tercümanları daha fazla dil sunmaya devam etmeye teşvik etmesinden ötürü o zamandan beri Hollandaca da öğrendiğini söylüyor. “AB için daha cazip” olmak için yıllar önce Brüksel’e taşınmaya karar verdiğini söylüyor.

“Bizden krizin bitmesini beklememiz ve her şey bittiğinde yeniden çalışmaya başlamamız bekleniyor. Ancak pek çok meslektaşım parasız olduğu için Brüksel’i çoktan terk etmiş olacak,” diyor şu anda emekliliğe yönelik birikimleriyle geçinen Dörrer.

Ve tercümanlar, AB’nin şu anda harekete geçirdiği koronavirüs yardım paketini bir çifte standart vakası olarak görüyor. Dörrer, en kötü etkilenenlere 750 milyar euro ödenecek olmasına rağmen, tercümanların alıcılar arasında yer almamasına kızgın. “Biz de AB vatandaşıyız” diye yakınıyor.

Çeviri: Yağmur Nurşen Yıldırım, Düzelti: Lingopia Çeviri

Bir Tercümanın Sığınma Sürecindeki Rolü

Bir Tercümanın Sığınma Sürecindeki Rolü

Sığınmacılar, durumlarını dürüstçe iletmek için sıklıkla tercümanlara ihtiyaç duyar ancak birçok mülteci, Suriye iç savaşı sırasında sığınma taleplerini tehlikeye atan öğrenim görmemiş tercümanların ceremesini çekti.

Alhareth bunlardan biri. Alhareth’in Berlin’deki Federal Göçmen ve Mülteci Dairesi’nde (BAMF) randevusu vardı. O sabahki sığınma görüşmesi, onun geçmişini değerlendirip geleceğini belirleyecekti. Her şey hikayesine bağlıydı. Alhareth zaman ve sınırlar boyunca noktaları birleştirmek zorundaydı: Bağdat’taki hayatı, ölüm tehditleri, kaçırılması, babasının suikastı. Hikayesini 4 saat boyunca, anadili olan Arapçayla anlattı. Bir tercüman aracılığıyla konuşurken görüşmenin nasıl geçtiğini ölçmek zordu. Ama o kendine güveniyordu. Durumunu destekleyecek polis belgeleri elindeydi. 5 dil konuşan nitelikli bir eczacı olduğu için görüşmeci kendisine Almanya’nın onun gibi insanlara ihtiyacı olduğunu söyledi. Alhareth, kendisi de daha önce bir tercüman olarak çalıştığı için tercümanın rolünü anlıyordu. Tercümanların, diller ve kültürler arasında anlamın çevik taşıyıcıları olduklarını biliyordu.

Çevirinin Gücü

8 ay sonra, sığınma talebinin reddedildiği bir mektubu açması, kendisine tercümanların sahip olduğu gücü hatırlatmış oldu Almanca bilmediği için görüşme sırasında hikayesinin nasıl aktarıldığını ya da değiştirildiğini anlamak neredeyse imkansızdı. Alhareth şunları söyledi: “Kafam karışmıştı. Bu nedenle asıl protokolü Almancadan Arapçaya çevirecek birini bulmaya karar verdim. Sonra tercümanın Arapçayı iyi bilmediğini veya çeviri yapmayı bilmediğini fark ettim. Bazı cevaplar soruyla zar zor uyuşuyordu. Önemli detayları atlamıştı. Neredeyse benim hikayem değildi.”

Bir tercüman ve sığınma sürecindeki kritik rolü

BAMF’taki kişisel görüşme, iltica prosedüründeki en önemli randevu.

Sistematik problemler

Alhareth’in bu deneyimi, kötü tercümenin insan hayatını değiştirebilecek düzeydeki etkisini göstermiş oldu. Almanya merkezli bir insan hakları kuruluşu olan Pro Asyl, BAMF’taki dil hizmetlerinin, Alman iltica sistemindeki sistemik sorunların önemli bir unsuru olduğuna dikkat çeken birçok gruptan biri. Kuruluş, birçok şeyin işe alım süreçleriyle açıklanabileceğini söyledi; çünkü çevirmenler serbest çalışan olarak ve düşük ücretle görevlendirilirken yakın zamana kadar da gerçek bir resmi yeterlilik koşulu ya da dil becerileriyle ilgili yeterli kontroller bulunmuyordu.

Alman Federal Mütercim Tercümanlar ve Çevirmenler Birliği (BDÜ) de uzun süre boyunca sığınma görüşmelerinde sözlü tercüme için kalite güvencesinin iyileştirilmesini savundu. BDÜ bünyesinde topluluk çevirmenliği yetkilisi olan Yasmine Khaled-Jaiser, “BAMF tarafından görevlendirilen tercümanların çoğu, meslek uzmanlarından oluşan derneğimize katılmak için gerekli yeterli niteliklere veya dil becerilerine sahip değildi.” diyor.

BAMF sözcüsüne göre Federal Cumhuriyet’in, 2015’ten beri yüksek mülteci akımı nedeniyle büyük zorluklarla başa çıkmak zorunda kaldığının altını çizmek önemli. Örneğin 2016 yılı içerisinde 445.000’i aşkın mülteciyle çok çeşitli dillerde görüşmeler yapılırken bu görüşmeler çok sayıda tercüman gerektirdi. BAMF, 2016 yılında 2.600 kişiden oluşan serbest çevirmen ağını Eylül 2017’de 7.500’e genişletti.

Sığınma kapısındaki bekçiler

Kapasitedeki baskı yadsınamaz Bununla birlikte, tercümenin gücünü vasıfsız ellere bırakmak, tercümanları sığınma sürecinin güvenilmez bekçilerine dönüştürme riski taşıyor. Konuyu eleştirenlere göre tercüme, sistemdeki çeşitli zayıflıklardan biri Kötü tercümeye ek olarak, birçok görüşmeci sadece birkaç haftalık eğitimden geçti.

Manşetlere konu olan skandal

Sığınma görüşmelerinde etkili gözetimin eksikliğini, bu yılın başlarındaki Franco A. skandalı öne çıkardı. Bu kişi, Suriye’li olduğu iddiasıyla sığınma başvurusunda bulunan ve görüşmesinde Fransızca konuşan bir Alman askeriydi. Pro Asyl’in hukuk politikası danışmanı olan Bellinde Bartolucci, “Skandal, Suriye ve Afganistan’dan gelen 2000 mültecinin sığınma vakalarına ilişkin bir iç değerlendirme sürecini başlattı,” açıklamasını yapıyor.

Khaled-Jaiser, “BAMF’nin başvuru sahibinin nereden geldiği konusunda yalan söylediğini düşündürebilecek bir dilsel anormalliğin tercüman tarafından bildirilmesi şeklindeki son talebi anlaşılmazdı.” diyor ve ekliyor: “Bu talep, tercümanın sorumluluğunun ve belirlenmiş rolünün tamamıyla dışındadır… Böyle bir değerlendirmeyi eğitim görmemiş tercümanlara bırakmak kaçınılmaz olarak spekülasyona neden olur ve yasal olarak güvenli bir prosedür temeli oluşturamaz.”

Güven ve güç

Çeviride kaybolan geleceklere ve umutlara dair hikayeler, Berlin’de mültecilerle birkaç yıl çalışan Aziz’i artık şaşırtmıyor. “Dili konuşanlar için bile, bölgesel farklılıklar ve lehçe nüansları her şeyi değiştirebiliyor.” diye açıklıyor. “Üstelik, tercümanın sosyal ve dini geçmişi çok önemli bir rol oynuyor. Kişinin eski bir Müslüman ya da ateist olduğu örneklerdeki gibi bazen insanlar hikayelerini tercümana anlatmaktan korkuyor.”

Dil engelleri, mültecilerin deneyimleri açısından ek stres, karmaşıklık ve bazen de tehlike hissi yaratıyor.

“Bazı kişiler, tercümanlarının bağımsız olduğuna güvenmiyor,” diyor Bartolucci. “Bazı Eritrelilerin, tercümanın hala Eritre devletiyle bağlantıları olduğuna dair endişelendiğini duydum. Bazıları, birkaçının casus olabileceğinden şüpheleniyor.”

Hareket halindeki çeviri

Kar amacı gütmeyen Sınır Tanımayan Çevirmenler (TwB), yetersiz çeviri ve tercüme hizmetlerinin tüm Avrupa mülteci destek programına nasıl yayıldığını vurguladı. Bir rapor kapsamında görüştükleri 46 insani yardım kuruluşundan hiçbiri, rutin olarak mültecilere anadillerini sormadı ya da kaydetmedi.

Veri eksikliği, bilgiye yetersiz erişime yol açarken, mültecilerin güvenliğini daha tehlikeli hale getiriyor. TwB’nin kriz müdahale yöneticisi Ellie Kemp “Raporumuzda, İtalya’da insan ticaretinden kurtulan iki genç Nijeryalının dillerini konuşan kadın tercümanlar olmadığı için hikayelerini anlatamaması veya yardım alamamasıyla ilgili bir hikaye var” diyor. REACH tarafından hazırlanan bir raporda yer alan bir vaka çalışması, Fransa-İtalya sınırında refakatsiz çocuklara anlayabilecekleri bir dilde broşür dağıtılmamasının, nasıl birçoğunun daha tehlikeli yollar seçmesine yol açtığı vurgulanmaktadır.

BAMF, muhtemelen en önemli açama olan sığınma görüşmelerinde tercüme standartlarını geliştirmek için çalıştıklarını belirtiyor. Bir sözcüye göre BAMF geniş kalite kontrol önlemleri uygulamış, işe alım sürecinde güvenlik kontrollerini arttırmış ve bir şikayet sistemini hayata geçirmiş durumda. Khaled-Jaiser, BDÜ ile iş birliği içerisinde, tercümanlara yönelik eğitim webinerleri tasarladıklarını açıklıyor.

Gelişme belirtileri olumlu birer adım olsa da Alhareth gibi iltica kararlarına mahkemelerde itiraz etme konusunda zahmetli bir süreçle karşı karşıya olan insanlar için pek teselli olmuyor. Alhareth sesinde büyük bir hayal kırıklığıyla şunları söylüyor: “Tercüman, tüm sığınma sürecinin en önemli bölümü olan iltica görüşmesinde kritik bir role sahip. “Avukatım sonuç için bir yıl, belki bundan da uzun bir süre, bekleyebileceğimi söyledi. Bu kişinin çevirisi yüzünden hayatımın en az 1 yılını kaybettim.”

İlk olarak InfoMigrants’ta yayınlanmış, Deutsche Welle (DW) sitesindeki bir haberden uyarlanmıştır.

Çeviren: Yağmur Nurşen Yıldırım, Düzelti: Lingopia

Uzaktan Simultane Çeviri Nedir?

Uzaktan Simultane Çeviri Nedir?

Uzaktan simultane çeviri (USÇ), sözlü tercümenin mobil cihazlar aracılığıyla katılımcılara aktarılması ile dünyanın herhangi bir yerinde çok dilli etkinlikleri gerçekleştirmeye yarayan yeni bir hizmet yaklaşımıdır. Çeviri şirketleri bulut bilişimin gücünden yararlanarak doğrudan Zoom gibi araçlar üzerinden herhangi bir büyüklükteki etkinlikler için sözlü çeviri sağlayabilir. Bu uygulama, çok dilli etkinlikleri, tercüman ve ekipmanları etkinlik yerine getirmeden, gerçekleştirmeyi sağlar. Tüm sözlü çeviri faaliyeti, uzaktan çeviri stüdyosunda yapılır ve bulut tabanlı platform aracılığıyla etkinliğe katılanlara doğrudan aktarılır. Bu model, etkinlik düzenleyen firmaların çok dilli canlı etkinlikleri planlar ve izlerken zaman, para ve alan tasarrufu etmesini sağlar.

Faydaları

  • Modern teknoloji
  • TÜM büyüklükteki etkinliklerde kullanılabilmesi
  • Kısa veya son dakikada düzenlenen etkinliklerde kullanılabilmesi
  • Etkinlik yerinde sözlü çeviri ekipmanının bulunmaması
  • Etkinlik yerinde tercümanın bulunmaması
  • Tercümanlar için seyahat masraflarının olmaması
  • Sahadaki teknik ekibin sayısının azaltılması

Dikkat Edilmesi Gereken Alanlar

  • Wi-Fi Erişim Noktaları
  • Etkinlik alanında 5 GHz Wi-Fi sağlamalıdır
  • Genişbant hızı
  • Kullanıcının mobil cihazı yeterli pil ömrüne sahip olmalıdır
  • Soru&Cevap
  • Kablolu internet bağlantısı zorunludur.
  • Ses ve video akışının net olması zorunludur.

Katılımcı Bağlantısı

Katılımcılar, bir hiper bağlantı (http) aracılığıyla veya ilgili çeviri uygulamasını indirip bağlanabilir. Her iki seçenek de kullanıcılara, dil ihtiyaçlarıyla uyumlu kanalı seçmelerine ve etkinliği tamamen canlı olarak kendi dillerinde deneyimlemelerine olanak sağlar! Çeviri hizmeti tedarikçisi katılımcıların kendi cihazlarını kullanmalarını sağlayarak hem verici, hem de alıcı ihtiyacını ortadan kaldırır. Bu durum, etkinlik organizatörlerinin eksik ve hasar görmüş ekipmanlar için ücret ödemesinin önüne geçer.

Maliyet Farklılıkları

Uzaktan simultane çeviri, etkinlik organizatörlerinin geleneksel simultane tercümeyle ilişkili maliyetleri azaltmasına imkan sağlar. Ekipman kiralama ve nakliyeyle ilişkili maliyetlerle birlikte tercümanların çevirinin yapıldığı alanda fiziksel olarak bulunmasına ilişkin maliyetler de azalır.

Web Konferansları

Lingopia olarak, web üzerinden birçok dilde toplantı ve video konferansları sunuyoruz. Katılımcılar web toplantılarına ve eğitim seanslarına katılabiliyor, içerik paylaşabiliyor ve küresel olarak iş birliği yapabiliyor. Teknik ekibiniz İstanbul’da ve danışmanlarınız Dublin’de mi? Endişelenmeyin; bu durum web konferanslarından yararlanmak için mükemmel bir fırsat sunuyor. Bizler zor olan, çok dilli bu toplantıları basitleştiriyoruz! Web ve uygulama üzerinden yayın özelliği sayesinde katılımcılarınız dilden bağımsız olarak gerçek anlamda iletişim kurabilir.

Webinarlar (Web Seminerleri)

Simultane çeviri teknolojileri sayesinde etkinlikleri, coğrafi sınırlamalardan bağımsız olarak ve kolayca destekleyebilirsiniz. Kullanıcılar herhangi bir toplantıya tek tıkla, kolaylıkla katılabilir ve interaktif katılımcı özellikleriyle yüksek kaliteli ses ve videonun tadını çıkarabilirler. Hedef kitleniz, işte şimdi küreselleşti!

Çeviri: Meltem Saatçı, Düzelti: Lingopia

Covid Sonrası Dünyada Dil Sektörü

Covid Sonrası Dünyada Dil Sektörü

Pandeminin sona ermesine hala çok zaman olsa da, yeni aşıların sürekli piyasaya sürülmesi ve yayılması pandemiyi alt etme ve durdurma sürecinin hızlandırılmasına yardımcı olabilir. 2021 yılında hayat, her alanda ve tam anlamıyla değilse bile, normale dönebilir. Bu durum gerçekleşene kadar, sektörümüzün bu ilginç zamanlardan ne öğrendiğini araştırmak incelemeye değer. Tıpkı ekonominin diğer alanlarında olduğu gibi, hizmetler, özellikle dil hizmetleri sektörü, çoğu kalıcı olabilecek birçok önemli değişikliği benimsemek zorunda kaldı.

Online’a geçmek

Dijitalleşme, eğitimden alışverişe kadar kişisel hayatımızın neredeyse her alanına sızdığı için 2020 yılının online dünyaya geçiş yılı olması olağan bir durumdu. Üstelik çeviri ve dil hizmetleri birçok işlemin (siparişler, yönetim, dille ilgili işler, teslimat ve ödemeler) daha önce büyük ölçüde internet ortamında gerçekleştirildiği bir alan. Peki, ne gibi yeni değişikliklerle karşılaştık?

Her şeyden önce, hizmet sağlayıcıların ofisleri önemini daha da yitirdi. Sigorta veya mimari tasarım şirketlerinin boş ofis binalarından da anlaşılacağı gibi, birçok sektör çalışanların fiziksel olarak bir yerde bulunmasına ihtiyaç duymuyor. Bu çalışanlar ofislerine kısmen dönseler bile, işte daha fazla esnekliğin (yer ve zaman dahil) çalışanlar adına temel bir gereklilik haline geleceğinden emin olabiliriz.

Benzer bir konu da, basılı çevirilerin (lisanslı kopyalar dahil) uygulanabilirliğinin gittikçe azalması. Günümüzde belgeleri elektronik olarak onaylamak ve imzalamak için birçok imkan bulunuyor. Aynı işlem çevrimiçi olarak sadece birkaç tık ile yapabilirken ve aynı derecede güvenli bir şekilde doğrulanabilirken, yetkililerin damgalı ve imzalı kağıt kopyalarda ısrar etmesi mantıksız olacaktır.

Üçüncüsü, ağ oluşturma veya mesleki eğitim amaçlı çok daha az konferans ve toplantı olabilmesi 2020 (ve şimdiye kadar 2021 de) “konferanssız” bir yıldı fakat dünya dönmeye devam etti. Konferans organizatörleri, geleneksel pahalı seyahat ve konaklama maliyetleriyle diğer maliyetlerin bulunduğu bu tür etkinliklere ihtiyaç olup olmayacağını değerlendirmek zorunda kalacak. Elbette, kişisel katılım gerektiren bazı etkinlikler varlığını korumaya devam edecek; ancak çoğu ortadan kalkabilir ve hibrit (çevrimiçi+kişisel katılım) yaklaşımlar ortaya çıkabilir. 

Satışlara gelince, artık sektörün tüm aktörlerinin birdenbire büyüme için aynı araçlar olan çevrimiçi erişim araçlarına sahip olduğunu fark etmek önemlidir. İş seyahatleri, müşteri ziyaretleri ve ortaklık toplantıları sınırlamalar olmadan tekrar mümkün olmadığı sürece, bir çeşit dengelemeye tanık olabiliriz. Kazanan, en çok etkinliğe katılmayı başaran değil, çevrimiçi ortamda en çok öne çıkan olacak.

Hız

Hizmet sektöründeki hız artışı uzun süredir devam eden bir yönelim ve bir pandeminin olmadığı durumda bile kesinlikle devam edecekti. Y ve Z kuşağının gençleri işgücü piyasasında ne kadar çok yer alırsa, anında geri dönüşler ve hizmetlerin aynı gün veya ertesi günü sunulması da o kadar kabul edilir hale geliyor. Çoğu hizmette müşteriler açısından en soğutucu konu beklemek; bu yüzden gelen siparişleri mümkün olan en hızlı şekilde onaylayıp işleme koyabilenler gerçek bir avantaj elde edebiliyor. Asıl mesele, 7/24 çalışan dev dil hizmeti sağlayıcılarının (LSP) ve bunların daha küçük, bölgesel veya tek dilli tedarikçilerinin ve dil uzmanlarının, farklılaşan çalışma programlarını ve tempolarını nasıl uyumlu hale getirebilecekleri.

Bu sürekli hızlanmanın kalite üzerindeki etkisi belirsizliğini halen koruyor. Geleneksel çevirinin çok hızlı ve ücretsiz bir alternatifi var: makine çevirisi (son düzeltme olmadan). Bu ikisini karşılaştıracak olursak, insan çevirisinin (veya insan tercümesine benzeyen, düzeltili makine çevirisinin) rakibini yenebileceği tek husus kalite. Bu nedenle, ücretsiz ancak düşük kaliteli çevirilerden ayırt edilebilecek, yaygın kabul gören bir “başlangıç seviyesi” kalitesi sunmak çok önemli olacaktır.

Kesin olan şey, serbest çalışanların kendilerine gelen işlerde bir düşüş yaşadığını ve makine çevirisinin daha da hızlı yayıldığını gösteren bazı araştırmaların olmasıdır. Ayrıca gelecekte de benzer yönelimlerin olması bekleniyor. Common Sense Advisory şirketi tarafından görüşülen 607 serbest çalışanın %64’ü, iyi ücretli işlerin daha da azalacağını düşünürken %86’sı daha fazla makine çevirisi projesiyle karşılaşmayı kalmayı bekliyor.

Yok olan ve ortaya çıkan piyasalar

Sadece çalışma yöntemleri ve proje türleri değil, konular da değişmektedir. Pek çok sektör 2020’den o kadar büyük zarar gördü (ve hala toparlanmaktan o kadar uzak) ki, çeviri hizmeti alamıyor. Turizm ve otel sektörleri bu durum için tipik örnekler; fakat müzik ve eğlence sektörlerinin belirli alanları da bu durumdan etkileniyor. 

Öte yandan, bazı alanlar (eğlence sektörünün yayıncılık hizmetleri gibi “online kısımları” ve diğer internet tabanlı eğlence işler) büyürken Covid bunlara dokunmadığı gibi, güçlenmelerini bile sağladı. Bu anlamda gördüğümüz durum geleneksel bir ekonomik bunalım ya da yavaşlama değil, çok yönlü, karmaşık bir olgu ve ekonominin yeniden yapılandırılması. Ekonominin yeniden şekillenmesine çevik olarak karşılık verebilen dil hizmeti sağlayıcıları ve çevirmenler bu sıkıntılı durumun büyük kazananları olabilir.

Çok fazla yeni medya içeriği ve online hizmetler, dil sektörünün geçen yıl küçülmemesine katkıda bulunsa da (Nimdzi’ye göre neredeyse %7 oranında büyüdü), sektörün büyüme hızı yavaşladı. Bu yıl birçok yönden ezber bozacak. Durgunluk yılı mı, yoksa yeniden başlama yılı mı olarak hatırlanacağını ya da dil sektörünün büyüme açısından gerçekten durdurulamaz olup olmadığını göreceğiz. İkinci senaryonun gerçekleşmesini umut ediyoruz!

Çeviri: Beyza Kınık, Düzelti: Lingopia

×

Hello!

Click one of our contacts below to chat on WhatsApp

× WhatsApp